Yılın ikinci yarısına yaklaşırken küresel olarak enflasyon endişelerinin belirgin şekilde azaldığı gözlemlenirken, merkez bankalarının bu dönemde atacakları adımlar piyasaların odak noktasını oluşturmaya devam ediyor.
Yılın ikinci yarısına yaklaşırken küresel olarak enflasyon endişelerinin belirgin şekilde azaldığı gözlemlenirken, merkez bankalarının bu dönemde atacakları adımlar piyasaların odak noktasını oluşturmaya devam ediyor.
ABD'de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri, nisan ayında aylık bazda %0,3 artış göstererek beklentilerin altında kaldı, ancak yıllık bazda %3,4 seviyesinde artış kaydederek beklentilerle uyumlu bir performans sergiledi. Önceki ayda TÜFE aylık %0,4 ve yıllık %3,5 artış göstermişti.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verilerine ilişkin değerlendirmelerinde, manşet verilerin yüksek olduğunu ancak önceki verilerin aşağı yönlü revize edildiğini belirterek, verilerin "karmaşık" olduğunu ifade etti.
Analistler, Fed üyelerinin temkinli duruşunun Powell'ın yönlendirmeleriyle daha da güçlendiğini belirtirken çarşamba günü açıklanan enflasyon verilerinin ardından para piyasalarında yapılan fiyatlamalar, Fed'in eylül ayında faiz indirimi yapma olasılığını %74'ten %65'e çekti.
POWELL'IN AÇIKLAMALARI YAKINDA TAKİP EDİLECEK
Georgetown Üniversitesi'nde yarın akşam yapılacak olan Powell'ın açıklamaları, yatırımcıların dikkatini çekiyor ve önemle takip edilecek.
Analizcilere göre, gelecek hafta Fed yetkililerinin yapacakları açıklamalar ve toplantı tutanakları, bankanın gelecekteki adımlarına dair önemli ipuçları verebilir.
Önümüzdeki hafta takviminde ise çarşamba günü mevcut konut satışları ve Fed toplantı tutanakları, perşembe günü haftalık işsizlik maaşı başvuruları, yeni konut satışları, öncü imalat sanayi PMI, hizmet sektörü PMI ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri yer alacak. Cuma günü ise dayanıklı mal siparişleri ve Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi verileri izlenecek.
İNGİLTERE’NİN ENFLASYON VERİLERİ TAKİP EDİLECEK
Geçen hafta Avrupa genelinde açıklanan enflasyon verilerinin beklentilere paralel gelmesine rağmen, İtalya dışında Avrupa borsalarında negatif bir seyir gözlendi. Bu durum, önümüzdeki haftanın yoğun veri gündeminin yatırımcıların odak noktasına yerleşmesine neden oldu.
Analistlere göre, bölgede ekonomik aktivitenin beklenenden daha az zayıfladığı ve enflasyonun öngörüler dahilinde yavaşladığı veriler, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) piyasalara yönelik adımlarını rahatlattı.
20 Mayıs Pazartesi günü Almanya'da ÜFE, salı günü Euro Bölgesi'nde ticaret dengesi, çarşamba günü İngiltere'de TÜFE ve ÜFE verileri, perşembe günü bölge genelinde öncü imalat sanayi, hizmet sektörü ve bileşik PMI verileri, cuma günü ise Almanya'da büyüme ve İngiltere'de perakende satış verileri açıklanacak.
Ayrıca, Japonya'da gelecek hafta pazartesi günü üçüncül sanayi faaliyet endeksi, çarşamba günü çekirdek makine siparişleri ve dış ticaret dengesi, perşembe günü öncü imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI verileri, cuma günü ise TÜFE verileri takip edilecek.
Tüm bu veriler, küresel piyasalarda ve özellikle Avrupa'da ekonomik durumun ve merkez bankası politikalarının yönü hakkında önemli ipuçları sağlayabilir.
MERKEZ BANKASI’NIN FAİZ KARARI TAKİP EDİLECEK
Yurt içinde Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi geçen haftayı %4,16'lık bir artışla 10.643 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirdi ve en yüksek seviye rekorunu 10.652 puana taşıdı.
Önümüzdeki hafta yurt içinde odak noktası Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında açıklayacağı faiz kararı olacak. AA Finans'ın ekonomistlerle yaptığı anket sonuçlarına göre, tüm ekonomistler TCMB'nin politika faizini %19,00'de sabit tutmasını bekliyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise %18,50 olarak hesaplandı.
Pazartesi günü yurt dışında ÜFE ve uluslararası yatırım pozisyonu verileri, salı günü tarımsal girdi fiyat endeksi, perşembe günü TCMB'nin faiz kararının yanı sıra tüketici güven endeksi, cuma günü ise finansal hizmetler güven endeksi verileri takip edilecek.
Yatırımcılar, TCMB'nin faiz kararının yanı sıra iç ve dış veri akışının etkilerini yakından izleyerek piyasalarda olası hareketliliklere hazırlıklı olacak.
