Eylül 2019'da, Soçi Mutabakatı'nın ardından kaleme aldığım "İdlib'de garantörlük niye?" başlıklı yazımda, bir süre sonra İdlib'in Suriye'de yeniden en çok konuşulan konularından biri olacağını ifade etmiştim. Maalesef rejim unsurlarının topçu ateşi sonrasında biri sivil personel olmak üzere sekiz şehit vermemizin ardından, belirttiğim noktaya gelindi.
AKP Türkiye'sinin Suriye iç savaşı başladığından itibaren coğrafyamızın jeopolitiğine aykırı tutumları Türkiye'ye Suriye kaynaklı milli güvenlik sorunları açtı. Bu sorunlar nedeniyle, Suriye'de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtları yapıldı.
Peki, İdlib'deki durum ne? PKK/PYD'nin, IŞİD'in olmadığı, Türkiye'nin güvenliğine bir tehdidin bulunmadığı halde Türk Ordusu neden İdlib'de? Hatırlayalım; İdlib, Fırat'ın doğusundaki PYD'nin kontrol ettiği bölge haricinde, muhaliflerin, terör gruplarının elinde kalan tek bölgeydi. Esad rejimi İdlib'e operasyona hazırlanıyordu ki, AKP iktidarı devreye girdi ve 2018'deki Soçi Mutabakatı ile bu operasyona engel oldu.
Soçi zirvesinden, "İdlib sınırında 15-20 km. genişliğinde ağır silahlardan arındırılmış bölge oluşturulması'' kararı çıktı. Bu karara göre; Suriye Ordusu bir tarafa, İdlib'deki ılımlı-ılımsız bütün gruplar bir tarafa ayrımı yapılmış oldu. Türkiye İdlib'deki örgütlerin garantörü haline geldi.
Dahası Türkiye, icra aşaması son derece hassas görevler üstlendi İdlib'de. Zira, içlerinde bölgenin en radikal ve uzlaşmaz unsurlarının da olduğu grupları ağır silahların çekilmesine ikna edecek, bu radikal gruplara bölgede olmamayı kabul ettirecektik. Ancak bunlar başarılamadı!
AKP iktidarının yanında rejim güçlerinin İdlib'e müdahalesini istemeyen bir diğer unsur ise ABD idi. Oysa Esad rejiminin İdlib'e operasyonu engellenmese, bölgedeki örgütler büyük oranda Fırat'ın doğusuna doğru kaçacak ve ABD destekli PYD ciddi bir 'beka' sorunu yaşayacaktı. Barış Pınarı Harekâtı ile sınırımızdan 30-35 kilometre geriye attığımız PYD, şu an çekildiği bölgede, bu örgütlerle mücadele etmek zorunda kalacaktı.
Şimdi gelinen noktada şu soruyu soralım: Ne kazandırdı İdlib'de garantörlük Türkiye'ye? Esad rejimi ile İdlib'deki örgütlerin arasına Mehmetçiği koymamızın tek bir mantıklı yanını izah edebilecek tek bir iktidar yetkilisi var mı? Sonuç; Soçi'de mutabakat imzaladığımız Rusya'dan güç alan Esad rejiminin saldırısı ile 8 şehit!
İktidarın, duruma göre bir Washington, bir Moskova merkezli hareket ettiği, ancak hiç Ankara merkezli düşünemediği Suriye'deki iç savaşın tek kaybedeninin Türkiye'nin olacağı bir sürece doğru gidiyoruz… AKP iktidarı, Türkiye için bir güvenlik sorunu teşkil ediyor