FETÖ'nün siyasi ayağına bir de buradan bakın!

Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ'un pandoranın kutusunu açmasıyla yeniden alevlenen FETÖ'nün siyasi ayağına yönelik tartışmalar, iktidar partisi ile ana muhalefet partisi arasında polemiğe dönüştü. Önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında 20 soru-20 cevap ile FETÖ'nün siyasi ayağının AKP iktidarı olduğunu söyledi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise, kendi partisinin grubunda Kılıçdaroğlu'na cevap verdi ve suçlamaları kabul etmedi.

Biraz geçmişe gidelim; FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin hemen sonrasındaki günlerde dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ne demişti? Canikli 15 Temmuz darbe girişimi hakkında aynen şunu söylemişti; ''Siyasi, sivil destekleri de mutlaka vardı. Önümüzdeki günlerde onlar da ortaya çıkacak…''

Aradan dört yıl geçti. FETÖ'nün baklavacı ayağı bile ortaya çıktı, ama siyasi ayağı halen ortada yok. Canikli'nin 'ortaya çıkacak' dediği siyasi ayak neden ortaya çıkarılmadı? Kayıplara karıştığı için mi? FETÖ'ye TSK'ya kumpas kurduran el, siyasi ayağın ortaya çıkarılmasını önlediği için mi? Eğer 15 Temmuz'un siyasi ayağının ortaya çıkarılması sağlansaydı, Türkiye başkanlık sistemine geçmez, geçse de, AKP ve Erdoğan iktidarda kalamazdı. FETÖ kumpaslarının arkasındaki el, FETÖ'nün siyasi ayağının da arkasında…

Peki FETÖ'nün siyasi ayağına dair işin diğer boyutunu ne yapacağız? Bugüne kadar AKP iktidarı FETÖ ile ilgili hep tek bir şekilde, yani "Ne istediniz de vermedik" sitemi üzerinden suçlandı. FETÖ ve elebaşı F. Gülen için övgü dolu sözlerden, FETÖ'ye sağlanan imkânlardan, kumpaslara savcılık yapılmasından, FETÖ'cülerin bile bile devlete yerleştirilmesinden dem vuruldu ve böylelikle AKP FETÖ'nün siyasi ayağı olmakla suçlandı, suçlanıyor…

Elbette bu hatırlatmalar, eleştiriler yanlış değil, yalan değil ve AKP'nin Türkiye'yi 15 Temmuz kâbusuna nasıl taşıdığının birer göstergesi. Ya bugün? AKP'ye FETÖ üzerinden yapılacak eleştirilerde bugüne dair söylenmesi gereken şeyler de yok mu? 17-25 Aralık süreci veya 15 Temmuz sonrası yüzünü iktidara dönen safkan FETÖ'cülerin korunması, mevkii verilmesini kastetmiyorum…

Ne demişti AKP Genel Başkanı Erdoğan 15 Temmuz sonrasında, hatırlayın; "FETÖ ile bir ortak yanımız vardı. Aynı menzile farklı yollardan giden bir yapı olarak gördük. Bambaşka niyetlerinin, sinsi planlarının olduğunu görmedik" dememiş miydi? Neydi AKP ile FETÖ'yü menzil ortaklığında buluşturan? Malum, FETÖ adlı ihanet şebekesinin varlık sebebi, Atatürk'e, cumhuriyete, ulus devlete Türklüğe, laikliğe düşman olması. Onun için devlete sızdırıldı, TSK'ya, bir çok vatansevere kumpaslar kuruldu.

İşte AKP'nin FETÖ ile menzil ortaklığı da bu noktadaydı. FETÖ'nün düşman oldukları ile AKP de kavgalıydı ve 15 Temmuz'a rağmen halen kavgalı. O menzil ortaklığı, küresel güçlerin de etkisi ile AKP-FETÖ koalisyonunu doğurdu. Şimdi FETÖ'nün yerini yeni tarikat ve cemaatlerin alması da, yine menzil ortaklığından değil mi? FETÖ elebaşı Pensilvanya'da, FETÖ'cüler hapiste, ama FETÖ'nün zihniyeti halen muktedir!

AKP iktidarı, FETÖ'nün siyasi ayağı suçlamalarından rahatsız oluyorsa, öyleyse önce cumhuriyet ve değerleriyle kavgayı bırakacak… Ne var ki, FETÖ musibetinden sonra, halkın verdiği iktidar yetkisinin dinci ya da başka kimlikteki gruplarla paylaşılmasının milli iradeye karşı bir darbe olduğunu anlayamayanlar, 15 Temmuz'dan beri darbe fırsatçılığı yapıyor…  

Yazarlar Haberleri