Ekonomist Selçuk Geçer, Avrupa ve ABD merkez bankalarının gelecekteki faiz kararlarıyla ilgili görüşlerini paylaşırken Carry Trade konusuna da değindi.
Ekonomist Selçuk Geçer, Avrupa ve ABD merkez bankalarının gelecekteki faiz kararlarıyla ilgili görüşlerini paylaşırken Carry Trade konusuna da değindi.
Geçer, Türkiye'nin yeni bir döviz krizine girebileceği uyarısında bulunarak şunları söyledi:
"Carry trade parası dediğimiz çok kısa vadeli spekülatif sermaye... Kısa süreli olarak Türkiye'nin faiz farkından faydalanıp çabucak çıkabilirler. Yani bu para girdiğinde büyük bir giriş gibi gözükebilir ancak çıkışı sırasında hızla eriyebilir. Bu durumda ciddi bir kur krizi ve makroekonomik bozulmalarla karşı karşıya kalabiliriz."
İşte Geçer'in son açıklamalarından öne çıkan ifadeler:
“PARAYI GÖSTERE GÖSTERE ÇALIYORLAR”
"Türkiye'nin daha da çok dolara, euroya yani yabancı paraya dövize sıkışması anlamına geliyor bu. Peki Türkiye'ye gelen para ne şu anda? Evet, Türkiye'ye bir para geliyor. O para ne? Carry trade parası dediğimiz çok kısa vadeli vurkaç parası, arkadaşlar.
Geliyor adam bir aylığına iki aylığına Türkiye'nin kaymağından yararlanıyor, faiz farkını alıyor gidiyor. Yani senin cebindeki, benim cebimdeki parayı göstere göstere çalıyor.
“ÇIKARKEN BİR ANDA ERİTİR”
Carry trade dediğimiz para budur ve günün sonunda da sen bunu bir süre idare edersin, sonrasında artık bu iş kontrolden çıkmaya başlar, patır kütür dolara olan ihtiyacın daha da artar. Şu anda rezervlerimiz bir anda erir, bir anda yok eder.
Yani girerken tamam çok ciddi para giriyor gibi görünür ama çıkarken bir anda eritir. Ondan sonra ciddi bir kur kriziyle ve aynı zamanda makro ekonomik bozulmalarla karşı karşıya kalırsın.
"DOLAR YÜKSELİYOR, MİLLETE DOLAR SATACAKLAR"
Görünen o ki, yeni bir kriz kapıda. Şimdi ne mi yapıyorlar? Millete dolar satmaya çalışıyorlar. Adam gelip dolarını bozuyor, Türk lirasına çeviriyor.
Sonra Türk lirasıyla faize giriyor, faizden çıktığında tekrar dolara giriyor. İşte bu dolarları karşılamak için böyle bir başlık attık:
Milletin dolarına çökmeye çalışıyorlar. Aslında olan şu kardeşim, senin benim gibi insanlardan ucuz dolarlar toplayıp onları Merkez Bankası'na sokuyorlar, sonra da bu abiler dışarı çıkarken onların cebine koyabilmek için döviz topluyorlar. Tabii ki, toplayabildikleri kadarını. Genel olarak bakıldığında pek başarılı olamıyorlar.
“GÖSTERMELİK DÖVİZDEN ÇIKIYORLAR"
Bununla birlikte, şu anda büyük iş adamları da aynı şekilde göstermelik olarak dövizden çıkıyorlar. Kısa vadeli olarak kendilerini kur korumalı da garanti altına alıyorlar. Unutmayın ki carry trade sadece uluslararası alanda yapılmıyor.
Eğer sizde kur korumalı gibi bir enstrüman varsa, onu yurt içinde de uygulayabilirsiniz. Dövizinizi sattıktan sonra kur korumalıya para sokarsınız, sonuç olarak hala dövizde kalırsınız ve üzerine bir de faiz alırsınız. Fakat bunun adı döviz değil, anlatabiliyor muyum?
“‘BAKIN HERKES DÖVİZİNİ SATIYOR’ OYUNU”
Aslında kur korumalı önlemleri öyle sert bir düşüşle gerçekleşmiyor, ancak düşüşler meydana geliyor. Aylık bazda büyük miktarda dövizin yön değiştirdiği ve trilyonluk fonlarda gözlenebildiği görülüyor.
Bu noktada, bazıları döviz satıyor gibi görünse de aslında manipülasyonlar yapılıyor ve algı oluşturuluyor. Ardından kur korumalı önlemleri alınıyor. Bu durumda, vatandaşlara 'Bakın, herkes dövizini satıyor' deniliyor, oysa gerçekte herkes dövizini satmıyor. Bu taktiklerle sırtıma yük bindiriliyor ve sonrasında herkesin kurdan çıktığı algısı oluşturuluyor.
“MİLLETE SADECE FAİZ VERİRLER”
Kur korumalı veya yurt dışında parayı dövize çevirmiş olanlar için söylüyorum bunu. Vatandaşa şöyle diyorlar: 'Paranı sat, çıkar, getir; yastık altında veya döviz mevduatında tutma.' Ancak döviz patladığında ise farklı bir hikaye anlatıyorlar: 'Ne yapayım, hesapladık, zarar ettik, dövizimizi bozdum.' Aslında uyanıklar, kur korumalı işlemleriyle veya yurt dışında parayı tekrar dövize çevirerek kendilerini koruma altına alıyorlar. VİOP gibi araçlarla bu işlemleri yapıyorlar ama bunları size anlatmazlar, millete sadece faiz verirler."
