Yatırımcılar, "Dolar yükselecek mi düşecek mi? Dolar ne kadar olacak? Dolar alınır mı satılır mı?" gibi sorularla araştırmalarını sürdürürken, Necmettin Batırel'den beklenmedik bir tahmin geldi.
Yatırımcılar, "Dolar yükselecek mi düşecek mi? Dolar ne kadar olacak? Dolar alınır mı satılır mı?" gibi sorularla araştırmalarını sürdürürken, Necmettin Batırel'den beklenmedik bir tahmin geldi.
Elinde doları olanlar için önemli bir uyarıda bulunan Batırel, "Büyük bir değişiklik yaklaşıyor, kimse şaşırmamalı" diyerek duyurdu. Batırel'in tahminine göre, doların değeri 25 liraya kadar düşecek diyerek tarih verdi.
Sosyal medya hesabından "Musluk açıldı!" başlıklı bir yazı paylaşarak dolarla ilgili konuşan Batırel, yazısında şu ifadelere yer verdi:
“Şirketler, ticari kredilerde faiz oranlarının %65’i aşmasına rağmen, kurlardaki artışın enflasyon oranının altında kalmasıyla yabancı para cinsi borçlanmaya yöneliyor. Geçen hafta, döviz cinsi ticari kredilerin büyüklüğü 1,1 milyar dolar artarak 141,6 milyar dolara ulaştı.
Yılbaşından bu yana döviz cinsi kredilerdeki artış ise 13 milyar doları buldu. Ticari dolar kredisinin yıllık faizi %8,37'yi gösterirken, son tahmin olan yıl sonu %38 enflasyon ilavesiyle maliyet %46 oluyor. Buna karşılık, yıllık TL ticari kredi faizi şu anda %66,24 seviyesinde bulunuyor. Dolayısıyla şirketler, döviz kredisi kullanarak %20 daha düşük faiz ödeyerek maliyetlerini azaltacak ve fiyat artışlarını kontrol altında tutacak.
Haziran ayıyla birlikte enflasyonda belirgin bir düşüş trendi başlıyor. Merkez Bankası Başkanı, yılın ikinci enflasyon raporu sunumunda önemli mesajlar vererek piyasalara güven tazeledi. "Hazirandan itibaren beklediğimiz dezenflasyon sürecinde, fiyat artışlarını, belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu bir şekilde düşürmek için gerekli adımları atmaya devam edeceğiz.
Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma olasılığı gördüğümüzde, ek sıkılaşma önlemlerine hazırız" şeklinde konuştu. Bu da politika faizinin %50 seviyesinde olduğunu ve gerektiğinde daha da yükseltilebileceğini ima ediyor. 2024 sonunda TÜFE %38'e yükseldi, 2025 ve 2026 için ise %14 ve %9 oranlarının korunacağı belirtildi.
Merkez Bankası'nın brüt rezervleri geçen hafta 4,2 milyar dolarlık bir artışla 126,9 milyar dolara yükseldi. Net rezervler ise 7 milyar dolar artarak 21,08 milyar dolara ulaştı. Ancak dikkat çeken nokta, swap hariç net rezervlerde yaşanan gelişme oldu.
Swap hariç net rezervler eksi 39 milyar dolara geriledi. Bir önceki hafta bu rakam eksi 48,6 milyar dolardı. Bu da geçen hafta yaklaşık 10 milyar dolarlık bir iyileşme olduğunu gösteriyor.
Rezervlerin artmasıyla birlikte, Merkez Bankası'nın piyasadan yaptığı dolar alımlarının etkisiyle doların 32,24 TL ve avronun 34,81 TL seviyesinde kaldığı görülüyor. TCMB, ihracatçıları korumak ve rezervlerini artırmak amacıyla piyasada alıcı konumunda bulunuyor. Hükümetin pazartesi günü yeni bir mali paket açıklayacağı haberinin piyasalarda coşkuyu artırdığı belirtiliyor. Türkiye'nin 5 yıllık risk primi CDS'leri, 276 puanla son 4 yılın en düşük seviyesine geriledi. İşsizlik oranı ise mart ayında %8,6'ya düştü.
Döviz cephesinde asıl bomba, Türkiye'nin haziran ayında gri listeden çıkarılmasıyla patlayacak gibi görünüyor. Türkiye, 2011 yılında gri listeye alınmış ve 2014 yılında çıkmayı başarmıştı. Ancak, 2021 yılında tekrar girmişti. Bu durum, Türkiye'ye sermaye akışının engellenmesi amacıyla gerçekleşmişti.
Gerekçe olarak ise DEAŞ ve El-Kaide gibi terör örgütleriyle yeterli mücadele verilmemesi, kara para aklama faaliyetleri ve terörün finansmanında Türkiye'nin odak noktası olması, yurt dışına kaçan altın ve dövizlerin düşük oranlı vergilerle geri getirilmesini sağlayan Varlık Barışı Yasası gösterilmişti. Ancak, son 2 yılda bu konuda büyük ilerleme kaydedildiği görülüyor.
Her gün DEAŞ ve benzeri terör örgütü üyelerinin yakalanmasıyla birlikte kara para aklama girişimleri tamamen durdurulmuş durumda. Geçen hafta Mali Eylem Görev Gücü (FATF) yetkilileri Ankara'ya geldi ve Türkiye'nin gri listeden çıkışı konusundaki ilerlemeleri değerlendirdi. Ziyaretin ardından hazırlanacak rapor sonucunda 28 Haziran'da Türkiye'nin gri listeden çıkarılması bekleniyor.
Bu durum, Türkiye'nin uluslararası alanda büyük bir itibar kazanmasını sağlayacak ve özellikle bankacılık işlemlerinde büyük ilerlemelere yol açacak. Yabancı yatırımcılarının Türkiye'ye olan ilgisi artacak, dış ticarette pazar payımızın artması bekleniyor. Eğer doların haziran sonunda 25 liraya düşmesi gerçekleşirse, bu duruma şaşırmamak gerekir!”
Not: Haberde yer alan değerlendirmeler yatırım kapsamında değildir. Haberimizde kesinlikle yatırım tavsiyesi verilmemiştir.
