Kontrol edemedikleri her fikri, her mecrayı hain ilan ediyorlar, şeytanlaştırıyorlar… Bunun son örneğini, sosyal medyaya zincir vurma istekleri ile gördük!
Youtube'da gençlerle buluşmasında, beğenmeme (dislike) şampiyonu olanlar, Esra Albayrak'a yapılan çirkin yorumu fırsat bilip zaten tıkalı olan demokrasi ve özgürlük kanallarını tamamen kapatma fırsatına çeviriyorlar…
Albayrak'a yapılan çirkin paylaşımı, fakatsız, amasız kınıyoruz, kınıyoruz da… İlla iktidardan birine ya da iktidardan birinin yakınına bir saldırı olunca mı akla gelmeli sosyal medyanın zararlı yanları? Mesela Meral Akşener'in namusuna yönelik nice saldırılar yapıldı, neden suç teşkil etmedi? İktidarın kadrolu trolleri yaptı diye mi?
Gençler, iş yine sizde bitiyor! Verin 400 bin "like'ı" ya da geri alın "dislikeları" bu iş huzur içinde çözülsün. Yoksa Kuzey Kore bizi kıskanacak, benden söylemesi…
Bakın iş ciddi! Ne kadar ciddi olduğunu Erdoğan'ın ittifak ortağı Devlet Bahçeli'nin tavrından anlayın. Sosyal medyadan yaptığı açıklama ile sosyal medya hesaplarını kapattı kendisi. Ardından bütün MHP'lilerin hesaplarını kapatması yönünde beklenti oluştu.
Siz bu yazıyı okuduğunuz an itibariyle halen hesabını kapatmamış, üstüne paylaşım yapan MHP'liler var mıdır bilmiyorum. Ama varsa, onlara bir çağrım var; pilli, pardon milli bekacı, "dağğğvacı" ve lidere sadakati kendi şerefine eşitleyenler, haydi! Gün, sadakatte samimiyeti gösterme günüdür!
Lidere sadakat davaya sadakat ise, kapatın sosyal medya hesaplarınızı! Siz değil miydiniz "liderin bir bildiği vardır" diyenler?
Sosyal medya hesaplarınızı kapatmaz, hele hele de paylaşım yapmaya devam ederseniz; davaya, lidere ihanet etmiş olursunuz! Allah muhafaza ihraç edilirsiniz ona göre…
Zor geliyorsa, bir destan gibi görün bu olayı. Zaten "Başta Twitter, Facebook olmak üzere sosyal medya iftira sahnesi, ihanet ve isnat mecrası olmuş çıkmıştır" diyerek duyurmadı mı Devlet Bahçeli bu kararını?
Liderinizin kararına uymakla, ihanete sur çekmiş olacakmış gibi görün kendinizi. Bu hareketin ruhuna uygun bir marş da yazın, "Kürşad'ın narasıyla çıktık sosyal medyadan" diye başlayan…
Ne garip ülke olduk! Barolar "Savunma" yürüyüşü ve mitingi yapıyor. Yeni kurulan partilere set çekmek için seçim yasası düzenleniyor. Yandaş hale getiremedikleri için sosyal medyaya zincir vurulmaya çalışıyor…
Dün, "Yürüsünler, yollar yürümekle aşınmaz" dediği için Süleyman Demirel'e ateş püskürenler bugün rahmet okuyorlar mıdır acaba? Eskiye rağbet olsa, bit pazarına nur yağardı demişler bir de! Yağıyor azizim yağıyor! Bit pazarına sağanak sağanak nur yağıyor…
