Kredi kartı borçları ve bankaların faiz gelirlerinde kayda değer bir artış yaşandı. Son bir yıl içinde bireysel kredi borçları yüzde 24,4 oranında yükselirken, kredi kartı borçlarındaki artış ise yüzde 80,3 oranında artış gösterdi.
Kredi kartı borçları ve bankaların faiz gelirlerinde kayda değer bir artış yaşandı. Son bir yıl içinde bireysel kredi borçları yüzde 24,4 oranında yükselirken, kredi kartı borçlarındaki artış ise yüzde 80,3 oranında artış gösterdi.
Birgün'den Havva Gümüşkaya'nın haberine göre, bankaların faiz gelirleri toplamda 2 trilyon 31 milyar 982 milyon TL'ye yükseldi ve bu rakamın 717,6 milyar TL'si bireysel borçlardan elde edildi.
GEÇEN YILA ORANLA YÜZDE 193,9 ARTIŞ
Özellikle market, sağlık ve temel ihtiyaçlar gibi taksitsiz kredi kartı borçları, hızla artmaya devam etti. Bireysel kredi ve kredi kartı borçlarından elde edilen faiz gelirleri, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 193,9 artış göstererek 717,6 milyar TL'ye ulaştı.
TAKİBE DÜŞME ORANI ARTIYOR
Kredilerin takibe düşme oranı da yükseldi; bu durum, borç ödemelerinde ve bankaların alacaklarını tahsil etmesinde yaşanan zorlukları ortaya koyuyor. Geçen yılın aynı döneminde yüzde 1,60 olan takibe düşme oranı, Temmuz ayında yüzde 1,68'e çıktı. Ayrıca, takipteki alacaklardan elde edilen faiz gelirleri yüzde 147,5 artışla 22 milyar 630 milyon TL'ye ulaştı.
KREDİ BORÇLARINDA CİDDİ YÜKSELİŞ
BDDK verilerine göre, Temmuz ayında bireysel kredi borçları bir yıl içinde yüzde 24,4 artarak 1 trilyon 760 milyar 278 milyon TL'ye çıktı. Kredi kartı borçları ise yüzde 80,3 oranında artarak 1 trilyon 545 milyar 480 milyon TL'ye ulaştı. Bu borçların 1 trilyon 16 milyar TL'si taksitsiz kredi kartı borçlarından oluştu. Market, sağlık ve temel ihtiyaçlar için yapılan taksitsiz harcamalar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 124,5 artış gösterdi.
BORÇLAR ARTIYOR, ALIM GÜCÜ DÜŞÜYOR
Yüksek enflasyonla mücadelede uygulanan para politikaları, faizlerin yüksek kalmasına ve iç talebin kontrol altına alınmasında kredi kartları ve kredilerin izlenmesine neden oluyor. Alım gücündeki düşüşün borçlanmayı artırması ise uzmanlar tarafından ciddi sonuçlar doğurabileceği yönünde uyarılarla karşılanıyor.
