Hınçal Uluç; "Fatih Terim ve Mustafa Cengiz beni Galatasaray'dan soğuttu"

Hınçal Uluç; "Fatih Terim ve Mustafa Cengiz beni Galatasaray'dan soğuttu"

Sabah yazarı Hıncal Uluç, Galatasaray ile ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç  "Ben artık Galatasaraylı değilim" başlıklı yazısında geçtiğimiz hafta Kayserisporla oynanan lig maçının ardından kendisini Galatasaraylı hissetmediğini söyledi. Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz ile Teknik Direktör Fatih Terim'in kendisini Galatasaray'dan nefret ettirdiğini belirten Uluç, "İkisi de yıllanmış dostlarım(!) iki insan üstelik.. Mustafa Cengiz, başkan olunca hiç bilmediğim bir yanı ortaya çıktı.. Makam hırsı ve ihtirası.. "Ben.. Ben.." kasılması.. Başkanlıkta kalabilmek için neler neler yaptı.. İki tanesi tarihsel ayıp ve kayıp.. Ada'yı ve Arda'yı sattı" ifadelerini kullandı.

İşte Uluç'un "Ben artık Galatasaraylı değilim" başlıklı yazısından ilgili kısım şöyle:

"BENİ GALATASARAYLI YAPAN..."

"İnsan" futbolcuları olduğunu belirten Uluç, "Beni 1950'li yılların sonunda Galatasaraylı yapanlar Baba Gündüz ve onun harika "İnsan" futbolcularıydı. 2020 yılında, Galatasaray'dan nefret ettirenlerse, Başkan Mustafa Cengiz ve Hoca Fatih Terim oldular.. İkisi de yıllanmış dostlarım(!) iki insan üstelik.. Mustafa Cengiz, başkan olunca hiç bilmediğim bir yanı ortaya çıktı.. Makam hırsı ve ihtirası.. "Ben.. Ben.." kasılması.. Başkanlıkta kalabilmek için neler neler yaptı.. İki tanesi tarihsel ayıp ve kayıp.. Ada'yı ve Arda'yı sattı.

"MUSTAFA CENGİZ, FATİH TERİM'DEN DAHA BÜYÜĞÜM DEDİ"

Mustafa Cengiz'in, Fatih Terim'den daha büyük olduğunu kanıtlamak için çaba gösterdiğini kaydeden Uluç, "Mustafa Cengiz'in "Ben Fatih Terim'den daha büyüğüm" demek ve göstermek de işine geliyordu.. Bir taşla iki kuş vuracak. Hem sosyal medyayı, hem kendisini tatmin edecekti. Ya Fatih Terim!. "Arda'ya ikinci şans" deyince, Hocam'ın da hatalarını anladığını, yanlışlarından döndüğünü sanacak kadar safmışım meğer.. Pazar günü sahaya Belhanda'yı ilk 11'de çıkarınca, beynimden vurulmuşa döndüm. Gerçi gazeteler o sabah yazmıştı ama, inanmamıştım. Meğer Fatih Hocam'ın inadı da, nefret ve sevdaları da devam ediyormuş.

"BELHANDA'YI 90 DAKİKA TUTTU"

 31 Ocak gecesi ara transfer sona erdi ve ardından ilk Galatasaray maçına Belhanda'yı ilk 11'e koydu Fatih Terim.. ..ve dökülmesine, ruhsuz ruhsuz dolaşmasına ve Galatasaray'ı 10 kişi oynatmasına rağmen, o Fatih Terim, takımın en iyilerinden iki Türk'ü, Ömer ve Emre'yi oyundan alırken, güya(!) satacağı (!) ama güya (!) müşteri bulamadığı için elinde kalan Belhanda'sını, öz evladını 90 dakika oyunda tuttu ki, ligin en zayıf ve hele son bölümde iyice çözülen yok olan rakip önünde "Bir şey" yapsın da, ona da Feghouli'ye sarıldığı gibi sarılsın.

"BENİM GALATASARAYLILIĞIMI ASKIYA ALDI"

Ama gene de hiç bir halt edemedi, Fatih'in artık evlad-ı manevisi değil de, alenen, resmen ve ilanen "Öz be öz" evladı Belhanda o 90 dakikada da.. Pardon bir şey yaptı.. Benim Galatasaraylılığımı askıya aldı.. İşte dosta düşmana ilan ediyorum.. Bu Mustafa, Başkan, bu Belhanda, Galatasaray formasında kaldıkça benim içimden Galatasaray'ı tutmak gelmez.. Kesin.. Bu ikisi yüzünden her maçlarını kaybetsinler istediğim takımı nasıl tutarım ki!. Peki artık yüzlerine dahi tahammül edemediğim bu ikisinin çekip gittiği, ya da yollandıkları gün ne mi olur?. Bilemem.. Hislerim belli eder o gün, gene her şeyi!. Bugün öyle soğuk, öyle öfke, öyle nefret doluyum ki.. Beni Galatasaray'ımdan nefret ettirenlere nefret doluyum!. Bağışlasın dostlar, 80 yaşındaki ihtiyarın, neler görmüş, neler geçirmiş, acısı, tatlısı ile ne unutulmaz Galatasaray günleri yaşamış ihtiyarın duygusallığını.."