Anketlerde AKP''nin oyu yüzde 25-30 arası çıkıyor.

Bu sonuca da vatandaşlar, "O kadar şeye rağmen halen bu kadar oyu nasıl alırlar" şeklinde bir tepki gösteriyorlar...

Tepki haklı ama soru yanlış!

Bu sonucu, "O kadar şeye rağmen AKP bu kadar oyu kimden alıyor" şeklinde sorgularsak doğruyu buluruz...

Peki kimden mi alıyorlar?

Bakın, Türkiye''de AKP ile birlikte rejim şahsileşti, şahıs da rejimleşti.

Ve bu rejim yanaşma düzenine dayanıyor.

Dolayısıyla yanaşma düzeninden olmayana ayrımcılık yapılması, rejim politikası oldu...

Bir yerde ayrımcılık varsa, o yerde ayrıcalık da vardır.

Öyle bir ayrıcalıklı kitle oluşturdular ki, içerisinde dev ihaleleri alan beşli çete de var, bir devlet dairesinde AKP sayesinde taşeron şirket üzerinden temizlik görevlisi olarak giren de...

Yanaşma düzenine geçip, hak etmeden kamuda, medyada rüyasında dahi göremeyeceği makam, mevkilere gelen de var, hak etmediği halde sosyal yardım alan da...

Bu bir uçurum değil!

Ayrıcalıklı kitlenin çok geniş bir alana yayılması...

O kadar geniş ki; içerisinde muhafazakar hayat tarzını benimsemediği halde biat edenler de var.

Türkiye''nin en ücra, en köhne yerlerine gidin, ayrıcalıklıları görebilirsiniz...

Evet, ANAP da bir rant ortaklığıydı ama AKP görüldüğü üzere ondan çok daha fazlası...

O yüzden buzdağı bir yerden sonra katı şekilde eriyor.

Yani onca şeye rağmen şu anki oyu yarattıkları ayrıcalıklı kitleden alıyorlar.

Hayır, hayır!

Elbette şu anki oyları bu kitleden ibaret değil!

Bir de başka bir kitle var ki; bu kitlenin dinamikleri bence muhalefete aday noktasında ince mesajlar veriyor. (İnce derken, muhalefetin nöbetçi adayı Muharrem İnce''yi kastetmiyorum.)

Bakın size çarpıcı bir örnekle anlatayım...

Batı aydınlanmasının kalbi, beyni neresiydi?

Elbette ALMANYA!

O Alman halkı ki, 20. yüzyılın başlarında Avrupa''nın en şuurlu, en prensipli, en ahlaklı halkıydı...

Peki sonra ne oldu?

Böyle bir halkın içinden Hitler gibi bir diktatör, daha da öte canavar diktatör çıktı...

Hitler, Almanya''nın Birinci Dünya Savaşı sonrası düştüğü şartların ve 1929 Dünya Ekonomik Buhranı''nın Alman halkı üzerindeki etkileri başta olmak üzere, Alman halkının yaşanmışlıkları üzerinden propaganda yapıp iktidar oldu ve aynı temel propaganda ile diktatör haline geldi...

Yani Hitler''in en büyük avantajı Alman halkının yaşanmışlıklarıydı!

Bu avantaj, bu propaganda tanıdık geldi mi?

2002''den beri aynı kara propaganda Türk halkına uygulanıyor...

Bir bakıyorsunuz, gerçekten yaşanmış süreçler, yalanlarla başka yöne çekilip sömürü, korkutma argümanı yapılıyor.

Bir bakıyorsunuz, olmamış şeyler yaşanmış gibi gösteriliyor...

İşte AKP''den kopmak isteyen ama halen orada görünen, bir bölümü de koptuğu halde kararsızlar alanında bulunan seçmen kitlesi bu paranoyayı yaşıyor.

Öyleyse, bu iki alanda bulunan kitleye, AKP''nin yaşanmışlıkların simgesi yapıp vuracağı bir adayı sunmayacaksınız...

Ve elbette AKP''nin yaşattıkları üzerinden karşı bir yaşanmışlıklar propagandası yapacaksınız!

İktidarın devlet gücü, medya gücü vs inanın bu ikisi yapıldığında işlevsiz kalacak...